25 Şubat 2011 Cuma

İf İstanbul günlüğü- 24 Şubat Perşembe







Leslie Fiest! Bu yaz tanıştım kendisiyle. Hemen arkadaş olduk. Önce  adının nasıl söylendiği  konusunda kararsız kaldım. Kimileri 'fist', kimileri de 'fayst' diyordu. Sonra bu konuya kendisi açıklık getirdi. Grooveshark'ta şarkılarını üst üste dinlediğim bir pazar sabahı konserlerinden birinde adıyla ilgili yaptığı şakalardan öğrendim ki doğru telaffuz 'fayst'mış...
İlk zamanlar en çok Gatekeeper'ı, sonra hepsini teker teker çoook dinledim.


İf istanbul gururla sundu dün akşam. Ben de zevkle izledim ve dinledim. Reminder albümünün yapılışı, meydana gelişi üzerine bir belgesel. Önce filmin adı yüzünden (Look at the light did now- Baksana ışık ne yaptı) gösterilerindeki ışıklar hakkında olduğunu düşündüm.
Evet gösterilerde Fiest'ın hayal ettiği ışık oyunları ve bu işte çalışan artistin görüşleri var ve bundan bol bol bahsediliyor ama anladım ki filmin adında bahsedilen ışık, o ışık değil. Filmde bahsedilen ışık birlikte yaratmanın ışığı.



Montreal'de kocaman bir evde aylarca beraber yaşayıp şarkılar kaydetmenin ve birlikte rahat rahat üretirken eğlenmenin ışığı. Bu kadın ne istediğini çok iyi biliyor. Basitlikten, sadelikten yana gidiyor hep.
Yaratıcılığın her zaman acılar içinde olması gerekmediğini, birlikte yapılan herşeyin tekbaşına olduğundan çok daha büyük bir alanı aydınlatabileceğini anlatan bu şahane filmden çıktığımda eve şarkılar mırıldanarak yürüyordum. Garip! sesim Fiest'ın sesiydi. Daha doğrusu boğazımda daha önce hiç kullanılmayan bir yerden çıkıyordu sesim.

Yazmak kollektif olmayan bir uğraş olmasına rağmen, yazma serüvenini paylaşmak da çok güzel. Sanatın paylaştıkça gücünü katlayarak dünyayı aydınlatması içimi açıyor.

Filmde Fiest için arkadaşlarından biri şöyle söyledi:
'Çalışmaya başladığımızda Leslie'nin enerjisi bızzz eden bir enerjiydi. Birlikte yarattıkça o enerji kocaman oldu. Ben bunu kendi gözlerimle gördüm.'

-Baksana ışık ne yaptı.
-evet, görüyorum. Işık gözlerimi kamaştırdı!



Hiç yorum yok: